Haber

Hindistan’da Hindu-Müslüman çatışması: Müslümanların evleri ve dükkanları yıkıldı

Hindu-Müslüman çatışmalarının yaşandığı Hindistan’ın Haryana eyaletinde, çoğunluğu Müslümanlara ait olan ev ve dükkanların yıkılmasının bir “cezalandırma yöntemi” olarak kullanıldığı iddia ediliyor.

Nuh mahallesi sakinlerinden Mohammed Saud, BBC’ye şunları söyledi: “Aileme ait arsalarda 15 dükkanımız var. Tüm belgelerimize rağmen (polis) binaların kaçak olduğu konusunda ısrar ediyor.” söz konusu.

Suud ve kardeşinin dükkânları, Müslümanların çoğunlukta olduğu mahallede yaşanan şiddet olayları sonrasında yıkılan yüzlerce binanın ortasında bulunuyor.

Bir hafta önce açtığı şekerci dükkanı yıkılan 20 yaşındaki Musaib, babasının biriktirdiği parayla işyerini açtığını söyleyerek, “Yeniden nasıl bir hayata başlayacağım?” söz konusu.

Bölgede evleri yıkılanlar arasında Hinduların da olduğu kaydedilirken, Chamanlal isimli bir Hindu, berberin “önceden haber verilmeden yıkıldığını” söyledi.

Öte yandan bölge sakinleri, şiddetin ilçede kutuplaşmaya yol açacağından, huzur ve sükuneti zedeleyeceğinden endişeli.

Yıkımlarla ilgili Yargıtay’dan eyalet hükümetine bildirim

Yargıtay’ın eyalet hükümetinin konuyla ilgili eylemini bildirmesinin ardından 7 Ağustos’ta yıkımlar durduruldu.

Mahkeme, konuya ilişkin yaptığı açıklamada, “Herhangi bir yıkım kararı ve ihbarnamesi olmaksızın, kamu düzenini bozan binaların, kanunla belirlenen usule uyulmadan yıkılmak üzere kullanıldığı görülüyor.” terimini kullandı.

Açıklamada, eyaletin Müslümanların çoğunluğuna ait binalara yönelik “etnik temizlik” yapıp yapmadığı da soruldu.

Avukatlardan yıkımların yasal olmadığı uyarısı

Siyaset Bilimcisi Asım Ali, “birinin evini veya işyerini keyfi olarak yıkmasının ilkel ve ortaçağ benzeri bir ceza olduğunu” ve “Hindistan’da hükümetin hukuk düzenini bozduğunu” savundu.

Yargıtay eski yargıcı Madan Lokur, uygulamaların “hukuka aykırı” olduğuna dikkat çekerek, toplu cezalandırmanın “anayasal hakların ve hukuk düzeninin aforoz edilmesi” anlamına geldiğini savundu.

Lokur, evlerinin ve dükkanlarının bölge halkına uyarı yapılmadan eşyalarını alıp kalacak yer bulmalarına izin verilmeden yıkıldığına dikkat çekti.

Yargıtay avukatı Shadan Farasat, sivil binaların kasten yıkılmasının kanunda yeri olmadığını vurgulayarak, “Eğer birine şiddet uygulamak istiyorsanız dava açıp tutuklanmanız gerekir. Evinizi bir günde yıkamazsınız. .” söz konusu.

Noah Kaymakamı Dhirendra Khadgata BBC’ye “sadece yasadışı olarak inşa edilmiş binaların yıkıldığını” söylerken, bölge planlama görevlisi Vinesh Singh “şiddete karışan kişilerin evlerinin yıkıldığını” söyledi.

Haryana İçişleri Bakanı Anil Vij, basına yaptığı açıklamada, eyalette Hindu-Müslüman çatışmasına yol açan olaylarla bağlantılı olarak 216 kişinin gözaltına alındığı bilgisini paylaştı.

Öte yandan bölgede çıkan şiddet olaylarında 6 kişinin hayatını kaybettiği, 20’den fazla kişinin de yaralandığı belirtildi.

Haryana’da toplumsal şiddet olayları

Müslümanların yoğun olduğu Haryana’nın Nuh semtinde 31 Temmuz’da Hindu grupların düzenlediği geçit töreni sırasında çatışma çıktı.

Şiddet, Gurugram’daki komşu kasaba Gurugram da dahil olmak üzere bazı bölgelere yayılırken, çok uluslu Hindu gruplar Müslüman iş yerlerini ve bir camiyi ateşe vererek bir imamı öldürdü.

Artan şiddet olaylarının ardından bölgeye güvenlik güçleri destek vermiş, sokağa çıkma yasağı ve internetin durdurulması yönünde tedbirler alınmıştır.

haber-kestel.com.tr

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu